Gelişen robot teknolojisinin insanları işinden edeceği tartışmaları kamuoyunda yaygın şekilde sürerken, her yeni otomasyon dalgasının teknolojinin insanların işlerini elinden alacağı ve insan işçileri gereksiz kılacağı yönündeki endişeler de dönem dönem tekrarlanıyor. Oysaki uluslararası araştırmalar bunun aksi yönünde argümanlar ortaya koyuyor. Robot teknolojisindeki hızlı ilerleme, üretim yapısını esnetirken, çalışanları da bu yapıya adapte etmeye ve yeni beceriler geliştirmeye teşvik ediyor.
Çoğu İş hala İnsan becerİsİ ve yaratıcılığı gerektİrİyor
Gerçek şu ki birçok iş hala insan becerileri ve yaratıcılığı gerektiriyor. Örneğin OECD çalışmaları, işlemlerin yüzde 10'undan daha azının tamamen otomatikleştirilebileceğini öne sürüyor, bu nedenle robotların insanların işlerini elinden alması pek muhtemel değil. BIS Research, iş birliğine dayalı robot pazarının 2021 yılına kadar 2 milyar dolara ulaşacağını öngörüyor. Bu nedenle, gelecekte insanların yerini alan robotlar yerine fabrika katında insanlarla birlikte çalışan robotları görme ihtimalimiz daha yüksek. Bu nedenledir ki Universal Robots’un insanla iş birliğine dayalı cobot’una olan talep, geleneksel endüstriyel robotlara olan talebe oranla daha hızlı bir şekilde artıyor.
Monoton, tekrar eden ve tehlİkelİ İş türlerİ robotlarla yürütülecek
Robot teknolojisinin gelişmesiyle bazı iş alanlarının yok olacağı gerçek olmakla birlikte robot teknolojisi yeni iş sahalarını ortaya çıkaracak. Robot tabanlı otomasyonun insan istihdamı üzerindeki etkileriyle ilgili yürütülen araştırmaların çoğu, robotların yalnızca belirli iş türleri üzerinde olumsuz etkilere neden olacağını öngörüyor. Robotların insanların yerini alacağı iş türleri; insanların yerine getirmekte zorlandığı, monoton, tekrar eden ve tehlikeli nitelikte olduğundan kaçınılmaz olarak insan işçiler yerine robotlar tarafından uygulanacak.
Robotlar devletlerİn de gündemİnde
Kamuoyunda yer alan ‘robot korkusu’ devletlerin de dikkatini çekiyor. Gelecekte ortaya çıkacak yeni iş alanları için işçiler yetiştirmek adına eğitim alanına yatırım yapılması yönündeki adımlar yaygınlık kazanıyor. Hatta bazı ülkelerde, robotlar tarafından işleri elinden alınan insanlara tazminat olarak ödenmek üzere gelir oluşturması adına robotlara gelir vergisi uygulanması konuşuluyor. Devletlerin, otomatikleştirilebilecek işleri, robotlara uyguladığı ‘gelir vergisi’ gibi önlemlerle koruma altına almak yerine, çalışanların değişen teknolojik ortamlara uyum sağlamasına yardımcı olacak yeni eğitim programlarına yatırım yapmasının daha faydalı olacağı söylenebilir.
Cobot’larla rekabet kabİlİyetİ artıyor
Çağımızın üretim anlayışı, kapasite olarak ister büyük ister küçük ölçekli olsun, uluslararası arenada rekabet edebilir olmayı gerektiriyor. Rakiplerin hızla arttığı, ürün çeşitliliğinin çok farklı ihtiyaçlara cevap verebilir hale geldiği bir ortamda, rekabet edemeyen firmalar, varlığını sürdüremez duruma gelebiliyorlar. Az yer kaplayan, periyodik bakım maliyeti bulunmayan, hızlı yatırım geri dönüşü yüksek, programlaması kolay, düşük enerjiye, esnek kullanımı ve konumlandırılması, insan ile yan yana iş birliğine dayalı kullanım imkanına sahip cobot’lar, rekabette önemli avantajlar sağlıyor.
Yorumlar